TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) ve TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO) tarafından düzenlenen Asansör Sempozyumu, “Deprem ve Bakım” ana teması ile 17-18-19 Ekim 2024 tarihleri arasında İzmir`de Tepekule Kongre ve Sergi Merkezinde, 1000’i aşkın kişinin katılımıyla yapıldı.
24 kurum ve kuruluş tarafından desteklenen sempozyum boyunca, 8 oturumda 21 bildiri sunumu ve “Bakım ve Servis Süreçlerinin Bugünü ve Yarını” başlıklı bir forum düzenlendi. Sempozyumda, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından Şube Müdürü İlyas Menderes Büyüklü ve Mustafa Gürel, TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, TMMOB Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Yener ve Türkiye Asansör Sanayicileri Federasyonu, Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği, Ege Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği temsilcilerinin katılımıyla “Asansör Mevzuatı Hakkında Görüşler” başlıklı bir panel gerçekleştirilmiş ve mevzuat ve uygulamaları ayrıntılı olarak tartışılmış, görüş ve öneriler üretilmiştir. Ayrıca; sempozyuma paralel olarak düzenlenen sergiye, 17 kurum ve kuruluş katılmış, katılımcılar yeni ürün ve teknolojileri görme olanağı bulmuşlardır.
Yoğun katılımla gerçekleşen sempozyumda;
Bakanlıkça sektörün dijitalleşmesinin önemi vurgulanarak, asansör bakım ve periyodik kontrol firmalarının izlenebilirliğinin artırılacağı ve önümüzdeki dönemde kademeli olarak yaygın bir dijitalleşmeye geçirileceği ifade edildi.
6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş depremi, Türkiye’de büyük bir yıkıma ve kayıplara yol açtı; bu tür afetler sonrasında kamusal veri paylaşımının artırılması, doğru bilgiler ışığında etkili tedbirlerin alınmasına olanak tanıması açısından önemli olduğu, özellikle depreme dayanıklı binaların ve asansörlerin tesis edilmesi, uzun vadede can ve mal kaybını en aza indirmek için kritik öneme sahip olduğu belirtildi. Kamu kurumlarının ve yerel yönetimlerin şeffaf bir bilgi akışı sağlaması, halkın güvenliğini artıracak önlemlerin hayata geçirilmesine yardımcı olacak ve gelecekteki olası felaketlere karşı hazırlıklı olunmasını sağlayacağı vurgulandı.
Sempozyumda sunulan bildirilerde; asansörler, yürüyen merdiven/yollar ve teleferik, telesiyej gibi kablolu teçhizatların, bina içi ve kamusal alan ulaşımında önemli roller üstlendiği, teknolojik gelişmelerle birlikte, bu sistemlerin güvenlik ve performans düzeyleri artırılırken, periyodik bakım ve kont- roller ile sürekliliğinin sağlandığı, özellikle deprem kuşağındaki ülkemizde sismik dayanıklılığın önemi ve TS EN 81-77 standardının hayati rolü ve afet sonrası tahliyeyi kolaylaştıran tasarımların kritik öneme sahip olduğu, 7/24 çalışabilirlik gibi kriterlerin özellikle hastane gibi hayati öneme sahip binalarda ön planda tutulması gerekliliği, her bir ulaşım sisteminin verimliliği, kullanıcı güvenliği ve uzun ömürlü olması için uluslararası standartlara uyum sağlanması, modernizasyon ve dijital bakım çözümlerinin büyük önem taşıdığı vurgulandı.
T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ülkemizde 36 Muayene Kuruluşu, 18 Onaylanmış Kuruluş ve 3.147 Asansör Yetkili Servis firmasının olduğu belirtilmiştir. Bakanlıkça; yükümlülüklerin net olmaması, dijitalleşme alt yapısının yetersizliği, veri paylamışının yetersizliği, kamuoyunun bilgilendirilmesindeki yetersizlikler, uygulamada oluşan farklılıklar ve idari tedbirlerin ve yaptırımların yetersizliği gibi mevcut durumda var olan sorunlar vurgulandı.
Asansör Teknik Komitesi (ASTEK)’in ve Bakanlık tarafından oluşturulan komisyonun işlevsel hale getirildiği ve taslak yönetmeliklerle ilgili alt komisyonların oluşturduğu ve çalışmaların yapıldığı belirtildi.
Onaylanmış kuruluşlar, muayene kuruluşları ve yetkili servis firmalarında çalışan mühendislerin aylık ücretlerinin, Odalar tarafından tavsiye edilen mühendis asgari ücreti ve mühendislerin meslekteki kıdemleri göz alınarak belirlenmesi gerekliliği vurgulandı.
Asansör tasarımı, projelendirilmesi, montajı, revizyonu, bakımı ve periyodik kontrolü, malzeme, risk değerlendirmesi, iş güvenliği, enerji verimliliği, mevzuat ve ilgili standartlar üzerine teorik ve uygulamalı bilgiye sahip uzmanlaşmış mühendislere sektörün gereksinim duyduğu, asansörlerin sadece elektrik, makine ve mekatronik mühendisliği disiplinlerinin meslek alanına girdiği, asansörlerin tasarımından projelendirilmesine, montajından işletilmesine, bakımından peri-yodik kontrolüne kadar tüm hizmetlerin mühendislik hizmeti olduğu vurgulanarak, Odaların tüm bu süreçlerde meslektaşlarına yönelik eğitim ve belgelendirme faaliyetlerini geliştirerek sürdürmesi ve bunun ivedilikle mevzuata girmesi gerekliliği belirtildi.
Meslek Odalarının kuruluş yasalarının verdiği görev çerçevesinde, kamu yararına ve kamu adına sürdürdüğü belgelendirme ve denetim hizmetlerinin sektörün üretim kalitesinin daha ileriye taşınması amacıyla, mesleki denetim hizmetlerinin önündeki yerel ve merkezi siyasi iktidarlarca konulan tüm engellerin ve sınırlamaların kaldırılması gerektiği ve mesleki denetimin olmazsa olmaz koşulunun “uzmanlık ve belgelendirme” olduğu belirtildi.
İlk yapıldığı tarihten günümüze kadar AYSAD tarafından desteklenen, düzenleme ve yürütme kurullarında temsilcilerinin bulunduğu sempozyumun sergi bölümüne de AYSAD üyelerinden TK Elevator, Prolift, Genemek ve Gravit Asansör bünyesinde faaliyet gösteren Ele-Port firmaları da destek vererek katıldılar.
Sempozyumun açılışından sonra ilk gün öğleden sonraki ikinci oturumda Blain Hidrolik’ten Dr. Ferhat Çelik “Sismik Bölgelerde Asansör Emniyeti” başlıklı bir bildiri sundu.
Aynı gün öğleden sonra Ele-Port adına Mehmet Yücelay ve Gürkan Öztürk “ISO 8100-1/2 (EN 81-20/50)’de Hesabı Bulunmayan Asansör Komponentleri İçin Mukavemet Hesapları” başlıklı bir bildiri sundular.
İkinci günün ilk oturumunda yine Dr. Ferhat Çelik “Hidrolik Asansörler İçin Yeni Emniyet ve Kontrol Valf Sistemleri” başlıklı bildirisini sunarken, öğleden önceki son oturumda Prof. Dr. Erdem İmrak “Deprem Bölgelerindeki Hastane Asansörlerinde Meydana Gelen Hasarlar” başlıklı bildirisini sundu.
Aynı gün öğleden sonraki ilk oturumda Bizim Uludağ Asansör’den Rifat Özgür “İnsan Asansörlerinin Mevcut Durumunun Analizi ve Güvenlik Düzeyinin Arttırılmasının Araştırılması” başlıklı bir bildiri sundu.
Sempozyumun ikinci gününün son oturumu “Asansör Mevzuatı Hakkında Görüşler” başlıklı bir panel konusuydu.
AYSAD Başkanı Sayın Fevzi Yıldırım, panelde, asansörlerle ilgili mevzuatın uygulanma sürecine, asansör sektörüne dair ülkemizde ve dünyada yaşanan gelişmelere dikkat çekerken AYSAD’ın sektöre ulusal ve uluslararası alanda yaptığı katkılara dair örnekler sundu.
Sempozyumun son gününün öğleden önceki son oturumunda Prof. Dr. Erdem İmrak “Sismik Durumlara Tabi Asansörler ve Depremden Alınan Dersler: Japonya Örneği” başlıklı bildirisini sundu.