Uzun yıllardan beri yaratıcılık ve yenilikten uzak anlayışların ortaya çıkardığı kargaşa ve kalitesizlik, asansör sektöründe bilgi edinme ve gidişatı değerlendirme yetisini ne yazık ki ciddi bir erozyona uğratmış görünüyor.
Diğer endüstriyel alanlarda da olduğu gibi sektörümüzdeki ‘doğru bilgi fakiri’ olma noktasındaki ısrar, asansörün üretim-montaj ve servis-bakım hizmetlerine ciddi olumsuzluklar getirmiştir.
Asansör teknolojisindeki gelişmelerin başdöndürücü hızı, yakın bir gelecekte servis-bakım hizmetlerinin değerini yükseltmesinin yanında getirilerini de arttıracak gibi görünüyor…
Çünkü makine dairesiz asansör sistemleri ile başlayan ve klasik halatlar yerine kullanılmaya başlanan kayış sistemiyle devam eden süreç artık sadece dikey yönde değil yatay yönde de hareket edebilen ve bina mimarisinde ciddi değişikliklere sebep olan yeni sistemlerin kurulumunda gereksinim duyulan uzmanlık, deneyim ve ileri seviye mühendislik bilgisi, yakın bir gelecekte servis ve bakım hizmetlerinde de ayrı bir tecrübe ve birikim gerektirir hale gelecektir.
Dünyada asansör servis ve bakım hizmetlerinin giderek daha değerli hale gelerek bu hizmetlerin maliyetlerinin yükseleceği bir evreye doğru gidiyoruz.
Çünkü asansörlerdeki her yeni teknoloji beraberinde farklı ve artan maliyetleri de getirmektedir.
Bu maliyetlerin yansıyacağı en önemli alanın ise servis ve bakım hizmetleri olacağı muhakkaktır. Nihayetinde ciddi maliyetler gerektiren son teknolojik sistemler uzun soluklu ve önleyici bakım hizmetlerini ortaya çıkarmaktadır. Bu da servis-bakım ücretlerini doğal olarak yukarıya çekmektedir.
Hatta hiç de uzak olmayan bir gelecekte 3D print makinalarıyla kompozit türü malzemelerden oluşturulan kabinleri görmek mümkün olacaktır.
Dahası artık asansörlerin montajından ücret alınmayarak sadece -daha değerli hale geleceği kesin olan- servis-bakım hizmetlerinden kazançların temin edileceği günlerin de çok uzak olmadığını hatırlatmalıyım.
Diğer yandan ülkemizde periyodik kontrollerin başlamasıyla birlikte kısmi bir gözetim ve denetim sağlansa da, firma sayısının çok ama çok fazla olması sebebiyle ortaya çıkan haksız ve ağır rekabet koşulları, yıllardan beri ciddi güvenlik kaygılarına sebep olmuştur.
Dağınık yapıyı toparlamak adına mevzuatımızda yapılan güncellemelerin de getirdiği çok sesli ve çok yönlü uygulamalar kargaşayı arttırmaktan başka bir işe yaramamış görünüyor.
Lokal firmalar hala mevzuat ve uygulamaları gibi girift konularla uğraşırken asansör teknolojisinde nelerin olup-bittiğine ancak seyirci kalınmaktadır.
Sektörde para kazanmak amacının yanına Ar-Ge, inovasyon ve yatırımla ilgili heves ve ideallerini koyan firma sayısı çok çok az.
Bu durum sürdürülebilir değil!